DERMAN ARARIM DERDİN İÇİNDE
Kabuk bağlamaz yaram kanlar sızıyor,
Derde derman ararım derdin içinde.
Elin sürme tabibim acım azıyor,
Derde derman sararım derdin içinde.
Feleğin'de çarkında olanlar olmuş,
Pençesini atmışta ciğeri yolmuş,
Bende benliği canda bire bir kalmış,
Derde derman sorarım derdin içinde.
Attığım oklarımda yerini bulmaz,
Bedavaya versem'de alanı olmaz,
Şifadan yana bana kârıda kalmaz,
Derde derman zararım derdin içinde.
Kötü günde olmayan dosta darıldım,
Gül arasında saklı diken sarıldım,
Yerlerde sürüdüğüm tenden yoruldum,
Derde derman ikrarım derdin içinde.
Sevda ile kederi edemedim eş,
Ömür kayar gider bir nefeslik düş,
Deyin'ki Nihali'de deşer durur döş,
Derde derman dererim derdin içinde.
YORULDUM ŞİMDİ
Arasam bulamam yoktur dermanı
Dertlerin içinde derildim şimdi
Kırılmış kalemim vermiş fermanı
Ateşin közüne verildim şimdi
Takatim tükendi yürümez oldum
Canımı sürüyen bedene çuldum
Yöneldim meçhule dönülmez yoldum
Yorulmam sanırdım yoruldum şimdi
Kimsesiz dağlarda yüce değilim
Silinmez sayfada hece değilim
Gönül sarayında ece değilim
Yalnızlar köşküne kuruldum şimdi
Hasretli acılar sola dolunca
Atılan oklarda gider yolunca
Kaçamam hedefi deler bulunca
Bilmemki kaç yerden vuruldum şimdi
Nihali alışır zamanla belki
Unutmaz yüreğim sevdiği ilki
Götürdü önünde o taşkın selki
Sevda kefenine sarıldım şimdi
ÖYLE HATIRLA
Ağlasamda gözde yaşı silerim
Öldüğümde beni öyle hatırla
Dağlansa içerim yine gülerim
Böldüğünde beni böyle hatırla
Elalem içinde yanlız kalınca
Sevgisiz sözler tat vermez olunca
Sanmaki gelirim kapı çalınca
Söndügümde beni öyle hatırla
Nefesi kesilir daralan döşün
Taşlar arasında ezilen başın
Aniden anlında düşünce kaşın
Döndüğünde beni öyle hatırla
Adamdır sandığın sahte duruşa
Düşmanınla girdin sanki yarışa
Ederi yok deyip üçbeş kuruşa
Ördüğünde beni öyle hatırla
Helbet biter dünya sanada kalmaz
Kesilir ayaklar senide salmaz
Terk eder dostlar yanına varmaz
Gördüğünde beni öyle hatırla
Nihali çok çile çekti elinden
Kurtulamadı o sivri dilinden
Dertlere düşürdü zalım zül inden
Gömdüğünde beni öyle hatırla
ZORUMA GİDİYOR
Konuşmam süslü değil diye,
Gittiği zoruma gidiyor.
Zehir ekledi tatlı meye
Kattığı zoruma gidiyor.
Cahilim dilimde kabadır,
Giydiğim ateşten abadır,
Anladımki aşkım hebadır,
Ettiği zoruma gidiyor.
Hayra yordum gördüğüm düşü,
Belli gönlümle bitmiş işi,
Gözlerine bakınca kaşı,
Çattığı zoruma gidiyor.
Yakışmadım belki yanına,
Sığdıramaz gönül hanına,
Bakamam onuna bununa,
Bittiği zoruma gidiyor.
Yıllar yılı peşinde yorup,
Nihaliyi yerlere vurup,
Kocaman sevdamı hor görüp,
İttiği zoruma gidiyor.
SON BİR ÇAĞRI
Gönlümden gönlüne son bir çağrımdı,
Gayrı aşka dair defteri dürdüm.
Ateşin yandığı kara bağrımdı,
Közlerin içinde kavruldum durdum.
Boynumu büktürdün başı eğdirdin,
Hançerin ucunu cana değdirdin,
Sevdamı hayalle düşe sığdırdın,
Bundan böyle bitmez hüzünle derdim.
Feryadım figanım göğe ulaşır,
Yetmez gibi acı yüze bulaşır,
Zamanla gönlümde belki dolaşır,
Sevdam diye, diye sineme vurdum.
Efkar duman duman tütüyor şimdi,
Ciğerimde nefes bitiyor şimdi,
Tenimse canımı itiyor şimdi,
Acıyan yerlere keşkeler sürdüm.
Tanıdığım herkes oldu yalancı,
Solumda bitmiyor inceden sancı,
Nihali dertlere önceden hancı,
Yıllarca boşuna kendimi yordum.
ÖLÜME ER DEYİP GEÇME
Nice güzelleri aldı bu toprak,
Yaşadığın ömrü kâr deyip geçme.
Mevsimsiz döküldü dalından yaprak,
Bir nefes ölüme er deyip geçme.
Verilene dilde şükür gelmezse,
Aldığın nefese zor deyip geçme.
Güzellik kalbine girip yelmezse,
Karardı gözlerim kör deyip geçme.
Aşkın ateşine düşüp tütmeden,
Yandığın aleve kor deyip geçme.
Sevdanın peşinden koşup gitmeden,
Gönlüme ıraktır yar deyip geçme.
Kaderine isyan etmeden düşün,
Şerde hayrı bulda, sır deyip geçme.
Diyetin ödersin önceden peşin,
Yanlışta doğruya ar deyip geçme.
Ölüm hakikatın ta kendisidir,
Nasipse kefenin dar deyip geçme.
Kibirde şeytanın efendisidir,
Aklımda Nihali var deyip geçme.
GÜLLER PERİŞAN
Kuçak açtım yarim gelecek diye,
Hayaller içinde kollar perişan.
Gelince hâlimi soracak diye,
Yalancı sözlerde diller perişan .
Savruldu yaprağım kırıldı dalım,
Karaya boyandı başımda alım
Saplandı çamura gitmiyor salım,
İzinde gittiğim yollar perişan.
Ölümün tarihi gittiği gündü
Gözlerim görmüyor ferleri söndü,
Goncalar açmadan hazana döndü
Sineme battıkça güller perişan.
Vedalar içinde kalan ben oldum,
Onulmaz dertlerin içinde kaldım,
Kendimi aradım arafta kaldım
Dökülen kırılan haller perişan.
Nihali gönlünden geçeni söyler,
Bir zalim elinde zamanı eyler,
Tükendi Ömürde nefesi neyler,
Sevdiği yorduda sollar perişan.
T.C Kültür Bakanlığı Halk Şairi
OY YÜREĞİM
Nedir senden çektiğim uslanmadan gidersin
Oy yüreğim bağrını yere süresin emi
Hem bana hem kendine ne cefalar edersin
Oy yüreğim dert ile göğe eresin emi
Yeşile hasret gibi baharım güze kaldı
Hayalleri düşleri gözdeki yaşa saldı
Gönül hazana durdu benzim sararıp soldu
Oy yüreğim gül diye diken deresin emi
Gözlerim huzur ile uykulara dalmıyor
Güneş yüze aymadı sabahlarım olmuyor
Kaç derde yaren ettin nasihatta almıyor
Oy yüreğim karadan günler göresin emi
Depremler uğramışca yakıp yıktın hanımı
Nice çileye yoldaş ettin garip canımı
Bir tek sevdaya kurban edince sol yanımı
Oy yüreğim etlerin kokup çürüsün emi
Çaresi bulunmasın canan olsun derdimde
Bir garip göçtü diye hüzün olsun yurdumda
Nihaliyim giderim kalma sakın ardımda
Oy yüreğim benimle canlar veresin emi
GİDERDİM
Anıların sende değeri yokmuş
Önceden bilseydim yakar giderdim
Bendeki yüreğin çektiği hakmış
Solumu canımdan söker giderdim
Hayalle koştukça boşa yelmişim
Gönlüne sevgimle ağır gelmişim
Anladım burada yaban elmişim
Tek bir kelimenle çıkar giderdim
Sanmaki Kaderim hep sana bağlı
İçerim yanıyor yüreğim dağlı
Karıştı yollarım, hep sollu sağlı
Ağlamam aşkımı yıkar giderdim
Bırakmam ardımda gelecek bir iz
İçimde yansa'da sönmeyen bir köz
Birşey söyler diye korkma ister ez
Saklı göz yaşım'la akar giderdim
Ses etme ardımdan dönmem yolumdan
El sürme tutturmam garip salımdan
Nihali korkuyor sanma ölümden
Şakağa kurşunu sıkar giderdim